MEHMET ŞÜKRÜ BAŞ

TAKDİRE ŞAYAN İKİ KURUM

06 Şubat 2023 tarihinde on bir ilimizde meydana gelen 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremde ilimizde etkilendi. 

30-40 saniye beşik gibi sallandık.
Allah’a şükür birisi polis memuru, diğeri sivil iki kişiden başka can kaybımız olmadı.
Zira hasar gören evlerimizin sayıları yüzün çok ötesindeydi.
Ama herkes büyük bir endişe ve korku içerisindeydi
Bizde çoluk çocuk Dr. Ahmet Tevfik Ozan Kültür merkezine yerleştik.
Mahşeri bir kalabalık vardı.
Ama burası eksi on derece soğukta bile sım sıcaktı.
Belki de böyle bir yer hiçbir deprem bölgesinde yoktu.
Onlarca yazımda tenkit ettiğim Belediye Başkanımız Şahin Şerifoğlularını tekdir etmemek mümkün değildi.
Böyle bir tesisi Elazığ’a kazandırdığı için kendisine milyar kere teşekkürler ediyorum.
Ancak bir noksanlığı vardı salonlarda bizim gibi cahil insanlara yol gösterecek onları denetleyecek görevli yoktu.
Biz başıboş kaldık mı kendimizi şaşırtırız. İlla ki başımızda birilerinin ağırlığını hissetmemiz gerekiyor. Biz menfaatimizden başka bir şey düşünmeyiz. Bizden başkasının varlığına tahammül etmeyiz.
Nitekim üç tane plastik sandalyeyi iç içe koyup üzerinde oturan vatandaşa yaşlı bir adam “Evladım ben rahatsızım o sandalyelerden birisini bana verir misin?” deyince o utanmaz, o rezil, o bencil insan “Bunların sahibi var” diyerek o yaşlı adamın isteğini ret etti.
Ve o yaşlı adam “Allah belanızı versin” demekten kendisini alamadı.
Haksız mıydı?
Haklıydı.
Demek ki Mevlana Hazretleri “Kula bela gelmez hak yazmadıkça, hak bela vermez kul azmayınca”  sözlerini bu gibi bencil ve cahil insanlar için söylemiş olmalıdır.
Böyle bir günde insanlar nasıl bu kadar ruhsuz ve duygusuz olur anlamak mümkün değil.
Yahu böylesine muhteşem bir tesiste ağırlanıyorsunuz her taraf sım sıcak, çayınız, çorbanız, kumanyanız elinize kadar ulaştırılıyor böyle bir nimete şükretmek yapanlara yaptıranlara şükran duygusu duymak yerine onların yaptığı bu güzellikleri bencilliğinizle kirletiyorsunuz yazıklar olsun sizlere.
Belediyemiz bu tabii afet karşısında toplu taşıma araçlarında ücret alınmıyordu. Bu ve buna benzer pek çok hizmetleri ile halkın takdirini kazanıyordu.
Biz 2020 depremini de yaşayan bir şehiriz. Ama bu depremde gerek belediyemizin ve gerekse valiliğimizin sıcacık mekânlarında can güvenliğimizden emin olarak o geceleri geçirdik.
İPEK YOLU ULUSLARARASI
GENÇLİK ÇALIŞMA MERKEZİ
Depremin ikinci günü evimize yakınlığı sebebiyle Çayda Çıra Mahallesindeki Elazığ Valiliğine ait İpek Yolu Uluslar Arası Gençlik Çalışmaları merkezine misafir olduk.
Burasıda tıpkı Ahmet Tevfik Ozan Kültür Merkezi kadar sıcacık ve rahat bir ortamdı. Burada da vatandaşa çay, çorba ve ekmek hizmeti sınırsızdı.
Demek ki devlet baba babalığını göstermeye başladığı zaman vatandaşlarımız da devlet babasına güvenmekten başka çare bulamıyordu.
Rabbim devletimize ve milletimize zeval vermesin.
Bu nedenle Elazığ Valiliğine de teşekkür etmeği bir borç biliyorum.
***
Tabii ki bu hizmetler sadece bu iki kurumumuzla ilgili de değildi. Üniversitemizle birlikte şehrimizdeki okullarımızda kapılarını halkımıza açmış onlarda halkımıza karşı görevlerini hakkıyla yerine getirmişlerdi.
Bu duyarlı kurumlarımıza da teşekkür etmeyi bir borç biliyorum.
YA MÜFTÜLÜĞÜMÜZ?
Bir kamu kurumu olan müftülüğümüze bağlı camilerde böyle bir günde kapılarını halka açmakta gecikmediler.
Lakin yaptıkları hizmet kerhen yapılan bir hizmet gibiydi.
Bazı arkadaşlarımdan duyduğum kadarıyla bazı camilerimiz yeterince sıcak değildi. Kaloriferler çok az bir şekilde yanıyor cami görevlileri vatandaşlara “Elektriği israf etmeyin” şeklinde uyarılarda bulunuyorlarmış.
İl genelindeki bütün camilerimizde Cuma günleri yardım adı altında paralar toplanıyor. Müftülüğümüz sadece bir ayda halktan topladığı bu paraları böyle bir günde halktın rahatı için harcasaydı kıyamet mi kopardı?
Müftülüğümüze bağlık öyle tesisler var ki camilere sığınan bu vatandaşlarımıza bir tas çorba bir bardak çay yarım ekmek gibi ihtiyaçlarını karşılaması onlar için hiç de zor değildi.
Bazı camilerimizde sadece çorba servisi yapılırken bazılarında çay ve çorba servisi hiç yoktu.
Ben bu yazıyı yazarken onlarca tanıdığımdan, arkadaşımdan bilgi alarak yazdım.
Benim kitabımda kimselere iftira atmak, yalan ve yanlış beyanlarda bulunmak gibi bir şey yoktur.
Kısacası müftülüğümüz arkasına sığınabileceği sebepler ne olursa olsun bu hizmette sınıfta kalmıştır.
Keşke onlara da yaptıkları güzel hizmetlerden ötürü teşekkür edebilseydim amma…
Biz teşekkürü hak edenler için kullanıyoruz.
Geçmiş olsun güzel ülkem çok geçmiş olsun.
Hayatını kaybedenlere Yüce Allah’tan rahmet diliyor, geride kalanlara başsağlığı ve sabrı cemil niyaz ediyorum.

TAKDİRE ŞAYAN İKİ KURUM

Giriş Yap

Yeni Nesil Medya Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin