Seçim sürecini atlattıkdan sonra TOGG üzerindeki eleştiri yağmuru kayboldu. TOGG ise araç teslimlerine devam ederek trafikte bizi gururlandırmaya devam ediyor. TOGG, bir otomobil üreticisi olmanın ötesinde, bir teknoloji şirketi olarak da öne çıkıyor. Üretilen tamamen elektrikli araçlar, ülkemizin yenilenebilir enerji ve sürdürülebilirlik hedeflerine de hizmet ediyor ve hızlı bir şekilde yayılıyor. Ancak, bu durumun Türk ekonomisine etkisini ele almak için daha somut verileri değerlendirmeliyiz.
Öncelikle, TOGG’un seri üretimine geçilmesiyle birlikte 4.323, dolaylı (taşare) olarak ise 20.000 kişiye iş imkanı oluşturması en önemli faydalarından birisidir. Bu rakamlar, Türkiye’nin işsizlik sorununu hafifletme ve istihdamı artırma potansiyelini gözler önüne seriyor.
TOGG’un Gebze’deki üretim tesisinin geçtiğimiz yıl (2022) tamamlanmasıyla birlikte, yıllık 175.000 araç üretme kapasitesine ulaşması bekleniyor. Bu üretim kapasitesi, Türkiye’nin otomotiv sektöründeki yerini güçlendirerek, ihracat rakamlarını artırma potansiyeli taşıyor. Cumhurbaşkanımızın diplomatik ziyaretlerinde TOGG hediye etmesi ise oldukça dikkat çekici ve gurur verici bir Türkiye tablosu oluşturuyor.
Ayrıca, TOGG’un yerli bir ürün olması, döviz çıkışını önlemek ve cari açığı azaltmak açısından da büyük önem taşıyor. Bu proje ile her yıl ortalama 7 milyar dolarlık bir otomotiv ithalatı olan Türkiye için oldukça önemli bir döviz tasarrufu sağlaması hedefleniyor.
TOGG’un bir diğer önemli etkisi ise tedarikçi sanayi üzerinde oldu. Projenin %51’i yerli tedarikçilerden sağlanıyor. Bu durum, yerli tedarikçi firmaların büyümesini ve bu firmalarda istihdamın artmasını sağlaması ülkemize kazandırdığı dolaylı faydaların başında geliyor.
TOGG, aynı zamanda Türkiye’nin Ar-Ge ve inovasyon kapasitesini de arttırdı, projenin Ar-Ge çalışmalarına 3 milyar lirayı geçkin bir yatırım yapılmasıyla birlikte şirket Teknoloji kapasitesini seri üretim öncesi ispatlamış oldu. Bu, Türkiye’nin teknolojik gelişimine ve ülkenin inovasyon ekosisteminin güçlenmesine önemli bir katkı sağlamıştır.
Ortalama TOGG fiyatını 1.300.000 TL olarak düşünürsek, TOGG’un güncel fiyatlarından her satılan TOGG otomobilinden devletimize 260.000 TL (yaklaşık %20) KDV geliri sağlanmaktadır. TOGG’un yılda 100.000 adet otomobil satabileceği düşünülürse, bu durum yıllık olarak 26 milyar TL’lik bir devlet geliri anlamına gelir.%10 ÖTV matrahını Düşünürsek 13 Milyar TL’lik bir devlet geliri anlamına gelir.
Her satılan TOGG otomobilinin Türkiye’deki katma değeri oldukça yüksek. Araç başına bu katma değerin yaklaşık 780.000 TL olduğunu varsayarsak (yani maliyetin %60’ı), yıllık ortalama 78 milyar TL’lik bir katma değer oluşturacağı anlamına gelir.
TOGG’un, aynı zamanda yerli tedarikçilere sağladığı maddi katkı çok önemli. Araç başına bu katkının yaklaşık 520.000 TL olduğunu (yani maliyetin %40’ı) düşünürsek, yıllık yaklaşık 52 milyar TL’lik bir yerli tedarikçi geliri söz konusudur. Bu rakam, yerli tedarikçi firmaların büyümesini ve bu firmalarda istihdamın artmasını sağlar.
Bu hesaplamaları TOGG’un Türk ekonomisine yaptığı önemli katkıyı gözler önüne sermesi için yaptık. Seçime ve siyasi görüşlere alet edilen bu tarz yerli ve milli proje eleştirenlere cevap mahiyetinde bir yazı olmasını istedim. Seçim bittikten sonra TOGG’u Savunma Sanayi Projeleri’ni eleştirerek karalayanların kaybolması ise gurur ve umut vericidir.
Bu değerlendirmelerin amacı, TOGG’un Türk ekonomisine nasıl bir katkı sağlayabileceğini rakamsal verilerle ifade etmektir. Ancak, TOGG’un teknolojik gelişim, inovasyon, marka değeri ve sürdürülebilirlik gibi unsurlar üzerindeki etkisi de unutulmamalıdır. Bu unsurlar da TOGG’un Türk ekonomisine sağlayacağı uzun vadeli ve stratejik katkılarını temsil eder.
TOGG, Türkiye’nin ekonomik büyümesine, istihdamına, teknolojik gelişimine ve döviz tasarrufuna önemli katkılar sağlayan bir proje. Ayrıca, TOGG’un başarısı, diğer yerli ve milli projelere ilham vererek, ülkemizin ekonomik ve teknolojik bağımsızlığını daha da güçlendirecek bir etki yapabilir. Bu bakımdan, TOGG’un başarısı, tüm Türkiye’nin başarısı olacaktır.
Bu haftaki yazımı, Ziya Gökalp’in “Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan” sözlüyle anlamlandırarak,Her bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının Yaşadığımız yüzyılın gerekleri olan Teknoloji-Üretim alanında gelişimini sağlayan bu tarz projelerde maddi ve manevi destekleriyle Ülkemizin yeni yüzyılında üst düzey bir vizyonla dünya ekonomi listelerinde görmek umuduyla tamamlıyorum.
Elektrik-Elektronik Mühendisi/Genç Girişimci
orhanalperenyildiz@hotmail.com