Marka şehir ve özellikleri;
Sahip olduğu konum, mimari, tarih, altyapı, ulaşım, güvenlik, ticaret, kültür vb özellikleri ile kendisine benzer ya da rakip şehirlerden olumlu yönde ayrışarak çekim merkezine dönüşebilen şehirlere Marka Şehir denir.
Şehir markası Kavramının unsurları nelerdir?
Yaptığımız araştırmalara göre, alışveriş imkânları, gıda, kültür, festival, spor, doğa ve turizm aktiviteleri gibi değişkenlerin şehir markası konusunda daha belirleyici unsurlar olduğunu söyleyebiliriz.
UNESCO, belirlediği kriterlere göre her sene gastronomi şehirlerini seçiyor. Bu büyük unvanı edinen şehrin ise tanınırlık ivmesi her yanıyla sürekli gelişme kaydediyor. Bunun sonucunda bu şehirlerin hem turizm hem de ekonomik açıdan güçleniyor.
Türkiye’nin Gastronomi Şehirleri Nelerdir?
Yerel mutfağıyla öne çıkan bir kentin çok güçlü bir tarihi geçmişe sahip olduğunu söyleyebiliriz. Yüzyıllardır tam bir medeniyet kaynağı olan Anadolu, tadına doyulmayacak bir mutfak zenginliğine sahiptir. Bu zenginlik haliyle birçok kenti müthiş bir gastro-turizm cazibesi haline getirmektedir.
Gastronomi, en kısa tanımıyla yemek bilimi anlamını taşıyor ve bir şehir sahip olduğu yemek kültürüyle diğerlerinden bir adım öne çıkıyorsa bu durum gastronomi alanında kıymetli olduğunu gösteriyor demektir.
Medeniyetlerin gelişim kaynağı Anadolu, UNESCO için gerçek bir hazine. Bunun doğal bir getirisi olarak da Türkiye’nin birçok kenti UNESCO’nun dikkatlerini üzerinde topluyor. Zengin bir kültür, tarih ve mutfağa sahip olan şehirlerde misafirler sıcakkanlı bir topluluk tarafından karşılanıyor. Ülkemiz, UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı projesinde 2021 yılı itibariyle gastronomi alanında tam 8 şehir ile yer alıyor. Bu kentleri sıralayacak olursak; Gaziantep, Hatay, Afyonkarahisar, Adana, Balıkesir, Diyarbakır, Kayseri, Konya.
Elazığ’a baktığımızda
Doğal yapısı, hazar gölü, kayak merkezi, üç tarafının sularla çevrili olması, Keban barajı, tarihi Harput, yemek kültürü, turizm, folklor, madencilik, ulaşım, yaşam kalitesi gibi imkân ve sunumlarıyla şehir kimliği kazanabilmiş miyiz diye bir soru aklımıza geldiğinde vereceğimiz cevap büyük oranda hayır olacaktır.
Yemek çeşidi sıralamasında tescillenmiş Türkiye ikinciliğimiz olmasına rağmen tanıtımda sıkıntı yaşadığımız için diğer şehirleri seyre dalmışız. Çayda çıramızla Dünya bizi değil sadece oyunu öğrenmiş, yıllar önce başladığımız çayda çıra festivalini yüzümüze gözümüze bulaştırmış yarıda bırakmışız. Üç tarafımızın suyla çevrili olmasına rağmen ve Hazar gölü gibi bir değere sahip olmamıza rağmen plajları batırmış, bitirmiş, su sporlarını ne yazık ki becerememişiz. Ulaşım da doğuya açılan kapıyız demişiz, Karadeniz’e açılabilecek bir Pertek köprüsünü yıllardır dile getirememişiz. Yaşam kalitemiz var demişiz, vasıflı göçlerin gidişine engel olamadığımız gibi vasıfsız göç alımına da engel olamamışız. Memur kendiyiz demişiz kendi kendimize, işsizlik kenti olmuşuz. Sanayi, tarım, üretim, hayvancılık demişiz komşu şehirler 2-3-4-5- hatta 6 ve 7 nci organize sanayi bölgelerini oluştururken biz ikinci için yer seçiminde istimlak gibi bürokrasi işlerini çözememişiz. Spor demişiz, Elazığ spor her şeyimiz olmuş yiye, yiye yok etmiş, iflasa sürüklemişiz. Maden demişiz sesimizi kesmişler, fabrikalarımız var demişiz kilit vurmuşlar. Sözünün senet olduğu insanımız var bilmişiz, kovulmaktan beter hale gelmişiz.
Kısaca, neyi taşımışız, neyi korumuşuz, hangisini kent kimliğimize dâhil etmişiz. Tarihi mirasımız Harput var demişiz, 50 yıl önce bu şehre gelen turistleri mumla arar olmuşuz.
Gerçekten var mı bizi diğer şehirlerden ayıran tescilli bir marka değerimiz.
Edirne, Kıkpınar Güreşleri. Mersin, Tantuni. Antep, Baklava, Fıstık, Yemek, Sanayi. Diyarbakır, Kadayıf, Surlar. Tunceli, Munzur Gözeleri. Erzincan, Bakır. Kayseri, Pastırma, Mobilya. Rize. Çay. Ordu, Fındık. Trabzon, Hamsi. Malatya, Kayısı. Adana, Tarım, Yemek. Mardin, Tarihi Dokusu. Nevşehir, Ürgüp, Kapadokya. Adıyaman, Nemrut. Urfa, Yemek, Tarihi Kültürü gibi bu sayıları daha da artırabiliriz.
Haber araştırma: Mehmet DUMAN